İran-İsrail Çatışması Tarafların Stratejik Öncelikleri ve Olası Sonuçlar

Giriş
13 Haziran sabahı, İsrail Silahlı Kuvvetleri İran İslam Cumhuriyeti’ne karşı çok boyutlu ve yüksek yoğunluklu bir hava saldırısı düzenledi. Bu saldırı, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) İran’ın, nükleer silahların yayılmasının önlenmesine yönelik yükümlülüklerini ihlal ettiğine dair aldığı karardan 1 gün sonra gerçekleşti. Raporda söz konusu ihlalin 20 yıldan sonra ilk defa gerçekleştiğinin altı çizildi. IAEA kurulunda yer alan 35 ülkeden 19’u karar lehine oy kullandı. Raporda İran, yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş uranyum stokunu sahip olduğu ve bunun üç haftada nükleer silah üretmeye yeterli miktar olduğu belirtildi. Saldırı aynı zamanda ABD ile İran arasında Umman’da yapılması planlanan nükleer müzakerelerin altıncı turundan yalnızca birkaç gün önce gerçekleşti. Bu bağlamda saldırı, İsrail’in bölgesel caydırıcılığını yeniden tesis etme ve İran’ın nükleer kapasitesini askeri yollarla sınırlandırma yönündeki uzun vadeli güvenlik doktrini çerçevesinde gerçekleştirildiği ileri sürülmektedir.